Yeme Bozuklukları
Son yıllarda yeme bozukluğu yaşayan gençlerin ve hatta çocukların sayısı çoğaldı. Belki bilinç arttığı için, belki de gündemdeki haberler yüzünden çocuklar daha erken yaşlarda diyet haberleri ile tanışır oldular. Çocuklarda böyle bir sorun olması ayrıca üzücü oluyor. Aslında ebeveynler de panik halindeler. “Zorlamayayım ama rahat da bırakmayayım” derken ne yapacaklarını şaşırıyorlar. Yeme bozukluğundan ölenlerin sayısı artıyor. İnsanın aklı almıyor. Sağlıklı yeme takıntısı olan biri nasıl ölebilir?
Sağlık İçin Tehditler
Anoreksiye nevroza, yani yeme bozukluğu kilo alma korkusu ile bir şey yememe ile başlayıp giderek hiçbir şey yiyememeye dönüşen bir hastalık. Bu hastalar günlerce bir şey yemeden durabiliyorlar. Bir süre sonra da aniden aşırı miktarda yemeye başlıyorlar. Blumia nevroza ise gen kilo alma korkusuna dayanan, yediklerini yemekten sonra kusmak zorunda olduğunu düşünenlerin hastalığı. Son yıllarda ortaya çıkan ortoreksiya ise sağlıklı beslenme takıntısı. Sadece sağlıklı besinlerle meşgul olan bu hastalar da bir süre sonra hastanelere başvurmaya başlıyorlar. Bütün medya incecik olmayı yücelttiği için bütün genç kızlar özellikle tehdit altındalar. Beri taraftan obezite ayrı dert. Yani sonuçta elimizde olan kilo sorunu olan hasta çocuklar, kilosuna takmış gençler. Geleceğimiz olan nesiller yeme bozukluklarının çok ciddi tehditi altında.Tedavisi ise hastanın ruhuna ulaşmaktan başlıyor.