Ünlü bir şarkının ezgileri arasında ki dizeler de “ Bir Nehir ki ömrüm” der. Şiirlere, şarkılara konu olan nehirler belki de doğanın en güzel bölümlerindendir ve Anadolu toprakları da doğal açıdan tam bir zenginlik içerdiğinden çok sayıda nehir içerir.
Ben de bu yazı da size gezip, gördüklerim içinde çok beğendiğim ve hafızama kazıdığım nehirlerden bahsedeceğim ama elbette kendi bölgeme torpil geçerek.
- Melendiz Nehri: Burada çok uzun coğrafi bilgiye girmeyeceğim. Sadece Hasandağı eteklerinden Ihlara Vadisine kadar geçen güzergahta Ihlara Vadisine gelmeden hemen sola inerek Belisırma tarihi kentine girip, Melendiz sularına kendinizi gömdüğünüzde ne demek istediğimizi siz zaten anlayacaksınız.
- Seyhan: Evet yine torpil geçeceğim ve uzun yıllar yaşadığım Adana merkez il sınırları içinde yer alan üzerinde yer alan Taşköprü ve karşısındaki Sabancı Cami ile bölgenin bütün olarak çok güzel olduğunu sözlerime ekleyeceğim.
- Aras: Yok böyle güzellik. Başka bir dünya, başka bir cennet. Hazar Denizine dökülen bu nehir kenarında eşsiz bir yolculuk size yaşadığınızı anımsatıyor.
- Aksu: Diğerleri kadar bilinmese de Antalya Kundu bölgesinde bulunan bu nehir kendi halinde sessiz ve eşsiz çam fıstıkları ormanı arasında bir başka masum ve güzel duruyor.
- Meriç: Yolunuzu mutlaka düşürün ve Meriç nehri kenarındaki mekanların birine oturup tarih kokan o yerlerde sadece nehrin sesini dinleyerek bir çay için.
- Kızılırmak: Bu liste yine bizim ellerden bir nehir ile bitmeliydi ki, öyle oldu. Adı üstünde Kızıl. Avanos’ta üzerindeki tahta köprüden karşıdan karşıya geçmek ise ayrı bir zevk.